"MADDİ VE MANEVİ ÇÖKÜNTÜ ŞİDDETİ TETİKLİYOR"
Mehmet Salih Tosun, ekonomik zorlukların aile içindeki gerilim ve huzursuzlukları artırdığına dikkat çekti.
“Geçim sıkıntısı, işsizlik ve hayat pahalılığı gibi sorunlar, ailelerde stres ve öfkeye yol açıyor. Buna ek olarak manevi eksiklikler ve iletişim sorunları da insanlarımızı birbirine tahammülsüz hale getiriyor. Bu durum, yalnızca bireylerin değil, tüm toplumun huzurunu tehdit ediyor,” dedi.
"TOPLUM DAYANIŞMASI YENİDEN İNŞA EDİLMELİ"
Başkan Tosun, aile içi şiddetin bireysel bir mesele olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, toplumsal bağların güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
“Komşuluk ilişkilerimiz zayıfladı, insanlar yalnızlaştı. Aile içindeki sorunlarla baş edemeyen bireyler, destek alabilecekleri bir çevre bulamıyor. Şiddet eğilimindeki bireyleri de rehabilite edecek sosyal mekanizmalar oluşturmalı, yardımlaşma kültürümüzü yeniden canlandırmalıyız,” ifadelerini kullandı.
"EĞİTİM VE DESTEK ŞART"
Tosun, aile içi huzurun sağlanması için yapılması gerekenleri sıraladı:
Psikolojik Destek: Şiddet eğiliminde olan bireylere yönelik ücretsiz danışmanlık ve terapi hizmetlerinin artırılması.
Ekonomik Destek: Maddi sıkıntılar çeken ailelere sosyal yardım programlarının genişletilmesi.
Eğitim: Öfke kontrolü, aile içi iletişim ve empati konularında gençlere ve yetişkinlere eğitim verilmesi.
Hukuki Koruma: Şiddet mağdurlarının güvenlik ve hukuki haklarına erişimlerinin kolaylaştırılması.
"HEPİMİZE SORUMLULUK DÜŞÜYOR"
Mehmet Salih Tosun, açıklamasını bir çağrıyla sonlandırdı:
“Şiddetin hiçbir bahanesi olamaz. Bu acı olay, toplumsal dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Komşumuzda ya da çevremizde bir sorun gördüğümüzde sessiz kalmamalı, yardım eli uzatmalı ve yetkililere bilgi vermeliyiz. Birlikte hareket ederek aile içi şiddetin önüne geçebilir, daha huzurlu bir toplum inşa edebiliriz.”
HÜDA PAR’ın bu açıklaması, toplumun aile içi şiddetle mücadele konusundaki sorumluluğunu bir kez daha hatırlatarak dayanışma çağrısını güçlendirdi.