“Gazze, sadece bir şehir değil; tüm İslam dünyasının ortak vicdanıdır” diyen Acar, İsrail’in uluslararası hukuku, savaş hukukunu ve insan haklarını ayaklar altına aldığını ve bu zulmün aslında tüm insanlığa karşı işlendiğini vurguladı.
Acar, Gazze’deki sivil ölümlerle birlikte çocukların açlıktan öldüğü, yardım ulaştırmanın imkânsız hale geldiği bir ortamda uluslararası toplumun pasifliğini eleştirerek şu ifadeleri kullandı:
“İslam ülkelerinin liderlerinin, İsrail’le olan siyasi ve ticari ilişkilerini sonlandırmak yerine katillerle el sıkışması, birlikte pozlar vermesi, bizleri derinden yaralamaktadır. Buna karşılık Avrupa’da, Amerika’da, Latin Amerika’da sokaklara dökülen duyarlı insanlar, bu zulme karşı dimdik durarak adeta İslam ülkelerine insanlık dersi vermektedir.”MADLEEN GEMİSİ UYARISI: “YENİ BİR MAVİ MARMARA VAKASI OLMASIN”
Acar, Gazze’ye insani yardım götürmek üzere yola çıkan Madleen gemisine yapılan İsrail saldırısına da dikkat çekti. Uluslararası sularda yapılan bu müdahalenin tıpkı 2010 yılında Mavi Marmara gemisine yapılan saldırı gibi uluslararası hukukun çiğnenmesi olduğunu belirterek, gemideki 12 kişilik mürettebatın can güvenliğinden tüm dünya ülkelerinin sorumlu olduğunu söyledi.
“İsrail’e karşı sadece kınama ve açıklama yapmak, bu vahşeti durdurmak için yeterli değildir. Siyonist İsrail ancak caydırıcı adımlar karşısında geri adım atar” diyen Acar, dünya kamuoyunu harekete geçmeye çağırdı.
İSRAİL’İN İRAN’A SALDIRISI: “ORTADOĞU İÇİN TARİHİ BİR KIRILMA NOKTASI”
Açıklamasının devamında, İsrail’in İranlı bilim insanları ve askeri yetkililerin ailelerinin yaşadığı sivil yerleşim alanlarını hedef alan saldırılarına da değinen Acar, bu saldırının doğrudan ABD destekli bir provokasyon olduğunu belirtti. ABD’nin bu saldırıyı savunur açıklamalar yapmasını eleştiren Acar, Ortadoğu’nun daha büyük bir ateş çemberine sürüklendiği uyarısında bulundu.
“Eğer herhangi bir ülke, Amerikan askerlerini evlerinde hedef alsaydı, bunu terörizm sayarlardı. O halde İsrail’in yaptığı da açıkça terördür” diyen Acar, bölge ülkelerinin sessizliğini ise tehlikeli bir gaflet olarak değerlendirdi.SOMUT ADIM ÇAĞRISI: “SADECE KINAMAK YETMEZ!”
Türkiye’nin artık lafla değil, eylemle tepki vermesi gerektiğini vurgulayan Acar, hükümete ve tüm yetkililere yönelik şu somut adımları önerdi:
Kürecik Radar Üssü’nün derhal kapatılması
İncirlik Üssü’nün faaliyetlerinin durdurulması
Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattından İsrail’e giden petrolün kesilmesi
İsrail gemilerine tüm Türk limanlarının kapatılması
“Türkiye tarihi sorumluluğunu yerine getirmeli, İslam İş Birliği Teşkilatı’nı acilen toplayarak İsrail’e karşı güçlü ve caydırıcı adımlar atılmalıdır” diyen Acar, uyarılarını şu sözlerle sürdürdü:
“Bugün İsrail’e karşı durmayan ülkeler, yarın o zalimin hedefinde kendilerini bulacaktır.”ÜSKÜDAR’DA BÜYÜK MİTİNG HAZIRLIĞI: “GAZZE YALNIZ DEĞİLDİR”
Saadet Partisi olarak İstanbul Üsküdar Meydanı’nda büyük bir miting düzenleyeceklerini açıklayan Acar, kalbi Gazze ile atan herkesi bu mitinge katılmaya davet etti. Basın açıklamasının sonunda Acar:
“Zulüm ebedi olamaz, kötülük mutlaka hüsrana uğrayacaktır. Bu millet, tarihte nasıl mazlumun yanında durduysa bugün de aynısını yapacaktır. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır!” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı.
MEYDAN “GAZZE YALNIZ DEĞİLDİR” SLOGANLARIYLA YANKILANDI
Basın açıklamasının ardından partililer, “Gazze yalnız değildir”, “Kahrolsun İsrail”, “Zulme sessiz kalma!” sloganları eşliğinde meydandan ayrıldı. Etkinlik boyunca herhangi bir olumsuzluk yaşanmazken, Saadet Partisi’nin Gazze’ye yönelik duyarlılığı bir kez daha vurgulanmış oldu.