Doğada hiçbir şey yaratılmaz, hiçbir şey kaybolmaz, her şey değişir." Antoine Lavoisier
Yıllar önce Lavosier “Her Şeyin Değiştiğini” ne güzel söylemiş…
Gelecekteki enfeksiyonların nasıl bir biçime ve boyuta evrileceğini, mikroorganizmaların nasıl bir değişim göstereceğini şimdiden kestirmek güç olsa da; Çok sorunlu olacağını, bizleri çok üzeceğini tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok…
Yazım anlaşılsın diye, genellikle yaptığım gibi sorulu yanıtlı anlatmaya çalışacağım. Kesin ifadeler kullanmak zorunda kalmışsam affola!…
▪️Antibiyotik Direnci Yakın Gelecekte Nasıl Bir Boyut Kazanacak?
Yakın gelecekte antibiyotik direncinin giderek artıp, bizlerin elini kolunu bağlayacağını da aklımızdan çıkarmamak gerekir.
▪️Penisilin, Vankomisin, İmipenem ve Daptomisin Direnci Konusunda Neler Söylenebilir?
Penisilin 1943’te dağıtılmaya başlanmış olup, buna paralel olarak Penisilin Direncinin 1945’te oluştuğunu unutmayalım. Vankomisin adlı antibiyotik 1972’de tedavide yerini almasına rağmen, Vankomisin Direnci ise 1988’de tanımlanmıştır. Vankomisinin ardından devreye giren antibiyotik olan İmipenem ise; 1985’te kullanıma girmiş olup, İmipeneme karşı Bakteriyel Direnç ise 1998’de yayınlanmıştır. En son antibiyotiklerden biri olan ve genellikle irin yapan bakterilerden biri olan Stafilokok Enfeksiyonlarına karşı elimizde bulunan çok kıymetli antibiyotiğimiz Daptomisin ise 2003’te çıkmış olup, buna karşı gelişen bakteriyel direnç de 2004’de yayınlanmıştır.
▪️Diğer Antibiyotiklerde Bakteriyel Direnç Konusunda Sorunlarımız Artacak Mı?
Daha sayamadığımız diğer antibiyotikler için de bakteriyel direnç bizlerin uykusunu kaçırmaktadır. Küresel Kapitalizmin dünyayı kasıp kavuran açgözlülüğü, çevreyi bozmaya devam etmesi, Koruyucu Hekimlik yerine ilaçlar satılsın diye Tedavi Hekimliği’nin teşvik edilerek, antibiyotiklerin aşırı tüketimi ve gelişigüzel, akılsızca antibiyotik kullanımı ve diğer nedenler, beraberinde bakteriyel direncin de artmasına yol açmıştır. Gelecekte basit bakteriyel enfeksiyonlara karşı kullanacağımız antibiyotiklerimizin olmamasından dolayı insanlarımızı kaybedeceğimizi söylersek konuyu abartmış olmayız herhalde…
▪️Gelecekte Sivrisinek Kaynaklı Enfeksiyonlar Konusunda Neler Söylenebilir?
Bilinen en eski enfeksiyon hastalıklarından birisi olan sıtmaya günümüzde de yılda 200 milyondan fazla insan yakalanmaktadır. Sıtmanın yanı sıra yine sivrisinekler, dünyanın çeşitli bölgelerinde karşılaşılan Zika Virüsü Hastalığı, Çikungunya, Dang, Sarı Ateş, Batı Nil Ateşi, Rift Vadisi Ateşi, Murray Vadisi Ensefaliti, Japon Ensefaliti, Doğu At Ensefaliti, Batı At ensefaliti, La Crosse Ensefaliti, St. Louis Ensefaliti, Barmah Ormanı Virüsü Enfeksiyonu ve Ross Irmağı Virüsü enfeksiyonu gibi pek çok viral hastalığın, Lenfatik Filaryaz ve Dirofilaryaz gibi bazı paraziter hastalıkların vektörü olarak önemlerini korumaktadır…
Gelecekteki Enfeksiyonlar konusunda Yorum ve Önerilerimiz?
Küresel Sermaye Düzeni hepimizin gözleri önünde artı değer üreterek, insanları iliklerine kadar sömürmeye devam etmektedir. 13 Şubat 2024'te, Türkiye'nin doğusundaki Erzincan ilindeki Çöpler Altın Madeni'nde; “Yığın Liç Malzemesi” çökmesiyle 9 madencinin kaybolması(Bir madencimizin ceseti bulunmuş), Akbelen’de ve Söke’deki Latmos Dağı eteklerindeki Çavdar Köyü’nde olduğu gibi çevreyi talan etmesi, tipik örneklerdir. Küresel Sermaye daha çok taşeronlarını kullanıp, bilimi dışlayarak yaşam alanlarımızı göz göre göre bitirmektedir…
Bilim dünyasında “Küresel Isınmanın” gelecekte kontrol edemeyeceğimiz birçok salgınlara yol açacağı şimdiden konuşulmaktadır. Dünya halkları olarak buna dur dememizin zamanı maalesef gelip geçmektedir. Küresel Sermayenin yalanlarına, kuru laflarına aldanmayıp, zaman geçirmeden iyiler olarak kötülere karşı örgütlenip, mücadele edelim. Yoksa “Oy Anam Anam Nasıl Dayanalım” deyip ağlarız…
Sözlerimi güzel ve hüzünlü bir Erzincan türküsü ile bitireyim. Türkülerimiz de olmasa, nefes alamayacağız. Ezgimize kaynaklık eden Fidan Engin ve Turan Engin ustalarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır…
Erzincana Girdim Ne Güzel Bağlar
Erzuruma Vardım Dumanlı Dağlar
Elleri Koynunda Bir Gelin Ağlar
Oy Anam Anam Nasıl Dayanam
Sevgilerimle..
Dr. Mustafa Torun
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı
mtorun3@gmail.com